Okul Stresiyle Başa Çıkmak İçin 5 Yol!
Diplomanı almaya mı çalışıyorsun? Üzerindeki baskı gittikçe artıyor mu? Teslim tarihleri, sınavlar ve aradaki diğer her şey için koşuştururken dönemin o vaktinin geldiğini anlıyorsun. Eğer günümüzün öğrencisiysen, ders dışında da çok fazla koşuşturmacanın içindesindir muhtemelen. Profesyonel hayata atılmış öğrencilerin sayısı artıyor. Çalışırken aynı zamanda da ileri derecede akademik diplomaya sahip olmak istiyorlar. Bütün yaştan ve koşuldan bütün öğrencileri birleştiren şey işte bu: eşi görülmemiş bir stres düzeyi.
Öğrencilerin yarısından fazlası “ya yeterince iyi değilsem” stresiyle savaşıyor, adeta nefes alacak alan kalmamış gibi hissediyor. Stres, önemli bir sağlık sorunu olmanın yanı sıra, akademik performansı ve devamlılığı engelleyen bir etken. Bu eğitimin her aşamasındaki öğrenci için geçerli.
İşte okulda stresten uzak durmanın yolları:
1) Eğitimin bir ayrıcalık olduğunu bilin.
Ödevlerin teslim tarihiyle savaşıyorken bunu hatırlamak zor olabilir. Ama dünya üzerinde eğitim fırsatı verilmiş bir hak değil. Dünya nüfusunun sadece küçük bir yüzdesi bırakın ileri seviye dereceleri ancak lisans derecesi alabiliyor. Öğrenmeye erişiminizin olduğu gerçeği çok değerli. Eğitim size dönüştürebilir ve değişim için size yeterli hale getirebilir. Bu da daha fazla erişim ve daha az engele yol açar. Bu bakış açısı çok önemli.
2) Mükemmelliyetçilik hatasına düşmeyin.
Motivasyonunuz ve özeniniz yüksekken ne olursa olsun en iyisini istersiniz. Bu geribildirim almayı çok zorlaştırır. Sizi her seferinde en iyisini yapma peşinde koşmaya iter. Mükemmelliyetçilik yarasına her dokunduğunuzda daha çok kaşınır. Bunun tek ilaci gelişiminizin bir noktasında olduğunu bilmenizdir. Öğrenmeye devam ettikçe keşfedecek daha çok şeyinizin olduğunu fark edersiniz. Elinizden gelenin en iyisini yapın ama şunu aklınızdan çıkarmayın ki hatalardan öğreneceksiniz ve bazen alçalmanız gerekebilir.
3) Imposter sendromu (başarılarına rağmen buna yeterli olmadığını düşünmek) tuzağına düşmeyin.
“Buraya ait değilim” ya da “düşündükleri kadar zeki olmadığımı anlayacaklar” hissi sınıfta ve dışarda yaşanabilir. Kadınlar bunun riskini daha çok taşır. Aynı zamanda azınlık öğrenciler de. Okul hayatına geri dönen yetişkin öğrenciler de “daha ileride olmalıydım”ın endişesini yaşarlar. Halbuki hayatın bilinmeyenlerinin ve günümüzün inanılmaz fırsatlarının “geleneksel olmayan öğrenci” kavramını tersine çevirdiğinin farkında değillerdir. Öğrenciler her yaşta ve gelişim seviyesinde okul hayatı yaşayabilir. Utanç ve hatalı hissetme eğilimlerinizle savaşın. Belli ki olduğunuz yere gerçekten aitsiniz. Hepimiz korkarız. Özgüven kazanmak biraz zaman alır.
4) Zaman yönetiminde bir ninja olun.
Zaman yönetimi üniversite stresiyle baş edebilmek için çok önemli. Boşa geçirilen zaman düzensizliğe sebep olur. Vakit öldürme ve işleri geciktirme eğilimlerinizi tamamen ortadan kaldırmanıza gerek yok. Ama zamanınızı iyi hesaplayın. Daha düzenli oldukça, daha iyi olacaksınız. Listeler yapın, planlayın, nasıl daha verimli olabileceğinizin farkına varın. Planlamak ve rutin önemlidir. Bu sayade sizi daha da ileriye taşıyacak olan dinlenme ve eğlenme için de zaman yaratmış olacaksınız.
5) Yalnız olmadığınızı hatırlayın.
Üniversite hayatının baskısı her seviyede karmaşıktır. Topluluklara dahil olun, yaşıtlarınıza, profesörlere ve iş arkadaşlarına ulaşın. Çoğu kurumun sağlık ve danışmanlık departmanında destek sunuluyor. Stresinizi atacak ve stratejiler oluşturacak güvenli bir alanınızın olması çok değerli. Yapıcı olun. İyi bir sağlığın tadını çıkaracak, gerginliğinizi kontrol altında tutacak ve fırsatları artıracak her türlü kaynağı kullanın.
Bütün bunları yapmak size sadece sınıfta yardımcı olmakla kalmayacak aynı zamanda mezun olduktan sonrası için yararlı alışkanlıklar edinmenizi sağlayacak. Başarılarınız, onların tadını çıkaracak kadar sağlıklı olduğunuz zaman daha güzel gözükecek. Ders notların ve hedeflerin yeri ayrı ama ruh sağlığınız her şeyden daha önemli.
Kaynak: Huffington Post: Your Mental Health is More Important Than Your Grades